Bay Kemal'in keyfi yerinde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal 7, TVNET ve Ülke TV ortak canlı yayınında “Cumhurbaşkanı ile Seçim Özel” programına katılarak Mehmet Acet, Hasan Öztürk, Turgay Güler ve Hande Aydemir ile üniversite öğrencilerinin sorularını cevaplandırdı.

Bay Kemal'in keyfi yerinde

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar Nevmekân Sahil Millet Kıraathanesi’nde gerçekleştirilen programda; Çanakkale Zaferi’nin 104. yıl dönümü, Yeni Zelanda’da Müslümanlara yönelik terör saldırısı, Ayasofya’nın ibadete açılması, birinci yıl dönümünde Afrin Harekâtı, terörle mücadele ve beka sorunu tartışmaları, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile üyelik müzakerelerinin askıya alınmasını öneren raporu, 31 Mart Mahallî İdareler Seçimleri, ekonomik gelişmeler, gençlere yönelik tavsiyeleri, PKK terör örgütüne karşı yapılan ortak operasyonlar başta olmak üzere gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeni Zelanda'daki saldırıya ilişkin Avrupa ülkelerinin takındığı tavrı eleştirdi. Avrupa'nın saldırıya sessiz kaldığını söyleyen Erdoğan, medyanın tutumunu ise sinsice olarak nitelendirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeni Zelanda'daki saldırının bireysel değil örgütlü biçimde yapıldığını söyledi. İşlenen cinayetlerin yasalar karşılığındaki cezasının 15 yıl olduğunu belirten Erdoğan, batı medyasının olaylara yaklaşımını ise "sinsice" olarak nitelendirdi.

Erdoğan, dün akşam Kanal 7 ve Ülke TV ortak yayınında soruları cevapladı. Programın ilk bölümünde Yeni Zelanda'daki saldırıyı değerlendiren Erdoğan, olayın bireysel olmadığını cinayetlerin örgütlü biçimde işlendiğini söyledi. Bu konuda Türkiye'nin her türlü önlemi aldığını belirten Erdoğan, 50 Müslüman'ın öldürüldüğünü; ancak cezasının sadece 15 yıl olduğuna dikkat çekti.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından bazı satır başları:

"Avrupa'dan henüz daha bir şey duymuş değiliz. Batı medyası işi tamamen sinsice götürüyor. İslam dünyasından da ses yok sadece Türkiye olarak biz yorumlarımızı, değerlendirmelerimizi yapıyoruz. 

"Bunların cezası azemi 15 yıl olacak"

Bu sabah yaptığım görüşmede oradaki Müslüman cemaatlerin liderleri de 15 gibi bir şeyden bahsediyorlar. Yani 50 Müslüman orada şehit ediliyor, bunların cezası azami 15 yıl olacak. Böyle bir şey olabilir mi? Bu, kabul edilebilir mi? 

Kılıçdaroğlu'na yüklendi

Konstantinapol olma diye artık bizim ne bir düşüncemiz ne bir hayalimiz... Böyle bir şeyi yaşatmayız. Bu ülkenin içinde yok mu? Var. Ana muhalefetin başındaki adam gibi. Gezi olaylarında 'Zulüm 1453'te başladı.' diye yazanlar. 'Terör İslam dünyasından kaynaklı.' ifadesini kullanıyor bu ülkenin ana muhalefetinin başı. Lafı geldiği zaman bu ülkenin yüzde 99'u Müslümandır diyeceksin ondan sonra da faturayı geleceksin, 'Terör İslam dünyasından kaynaklı.' bunu kullanacaksın. Bunları anlamakta ben zorlanmıyorum ama zorlananlar var. Niye? Hala bu adamın peşine takılıp gidenler var. 

Ayasofya'yı ibadete açın çağrıları

Bunun böyle bir manifesto yazması mümkün değil (saldırganın yayınladığı manifesto). Bu özel bir kurul tarafından hazırlanmış bir manifesto. Bunun arkasında çok ciddi bir kurul var. Çünkü Batı'nın niye sesi çıkmıyor? Batı'daki medyanın niye sesi çıkmıyor. Bunu bulmuşlar ve hazırlayıp eline de vermişler. Benim ülkemin adı geçiyor, şahsımın adı geçiyor, Ayasofya'nın da adı geçiyor. Ayasofya adeta sanki emanetmiş de onu geri alacaklar. Sıkıysa geri al. O ayrı mesele. Burada hala ülkemizde birileri bakıyorsunuz 'Ayasofya açılsın.' Kardeşim bir şeyi söylerken duygusallıkla, bu alçağın, teröristin sözlerine karşı böyle bir talepte bulunmanın bir anlamı yok.

Beka tartışmaları

YPG'nin, PYD'nin terör koridoru olarak ilan ettiği yer bizim sınırımız değil mi? 911 kilometre sınır var ve buradan Kilis'e, Gaziantep'e, Urfa'ya roketlerle, havanlarla yapılan saldırılar bizim beka meselemiz değil mi? Yüzlerce buraya atılmış bombalar, havanlar var. 100'ün üzerinde buralarda şehidimiz var. Bunları beka meselesi olarak görmeyeceğiz de neyi göreceğiz? Biz bunlara 'İyi yapıyorsunuz, hoş geldiniz mi?' diyeceğiz. Buna hakkımız var mı? Bay Kemal'in keyfi yerinde. Niye? 'Oradan atılsa bu tür bombalar, havanlar falan filan... 'YPG bize saldıracak mı?' diyor. Daha ne yapacak? Bize saldırdı bile. Şu anda eğer biz o terör koridorunu kapatmamış olsaydık, Afrin'den ve Cerablus'tan biz yarma harekatımızı gerçekleştirmemiş olsaydık, bugün bizim güneyimiz tamamen bu teröristler tarafından işgal edilmiş olacaktı. 

Türkiye'nin güvenli bölge talebi

Şu anda bizim oradaki samimi yaklaşımımız, değer taraflardaki Cerablus'ta, Afrin'de takındığımız tavır, eğer onun da önünü açsaydık, bizi çok daha zor duruma düşürebilirdi. Böylece bu işi güneyden kurtarmış olduk, oraları güvence altına almış olduk. Zaten benim güvenli bölge ifadem buradan kaynaklanıyordu. Eğer biz güneyde güvenli bölgeyi ilan edemezsek her an bu sıkıntıyı yaşarız ama bu güvenli bölgeyi ilan eder de burada koalisyon güçleriyle müşterek bir hareket içine girersek, buraları teminat altına almış oluruz."

HDP'li Figen Yüksekdağ'ın "Biz sırtımızı PYD'ye, YPG'ye" dayadık sözleri

Bunlar beka meselesi olmaz mı? Yine 1 Temmuz'a kadar terörle mücadele yasasını kaldırmazsanız savaş kapıdadır sözleri var. 1 Temmuz geldi, geçti. Savaş kapıdaysa haydi gelin, topunuz gelin.

FETÖ'den tutuklu bulunanlar

10 binler eğer cezaevinde duruyorsa, hukuk noktasında ne yapılıyorsa bunların bir sebebi var. Demek ki böyle yol geçen hanı değil bu memleket. Öbürü kalkıyor, Kandil'den mesaj veriyor. 'Oylar kesinlikle şuraya.' Diyorlar ki bizim onlarla bir ilişkimiz yok.

HDP'li Temelli'nin "Kürdistan'da oylar HDP'ye, batıda AK Parti ile MHP'yi yok edeceğiz" sözleri

Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge yok. Kürdistan'ın Irak'ın kuzeyinde yer alıyor. Çok seviyorsan, defol git oraya, orada yaşa.

"31 Mart'ta ders verilmezse şımaracaklar, azacaklar"

Zaten bunlarda bir bölücü örgütün şu anda önde gelenleri değil mi? Arkalarında bunların terör örgütü var. Bunlar da siyaseten önde görünenler. Bunlara 31 Mart'ta sandıkta milletim gereken dersi vermezse bunlar daha da şımaracaklar, azacaklar. Bizim birbirimizle olan sadakatimiz, rabiamız dediğimiz konu bu. 'Bütün olarak birbirimizi çok iyi anlamamız lazım. Bu oyuna gelmememiz gerekir.' diye bu ifadeleri kullanmak zorunda kalıyoruz.

Kandil'den gelen 31 Mart talimatı

Ama ne diyorlar, 'Bizim onlarla bir alakamız yok, hiçbir temasımız yok, onlarla ittifakımız yok.' Her şey ortada. Onun için 31 Mart sandığı çok önemli. Şu ifadelere karşı bir beka meselesidir. Bunun cevabı da ancak sandıkta en güzel şekliyle verilecektir.

"Türkiye'ye bunların ihtiyacı var"

Bunlar, Avrupa Birliği'nin bizimle müzakereleri durdurması nasihatinde bulunuyorlar ya ah keşke öyle bir şey yapsalar, bizimle müzakereleri durdursalar veyahutta Türkiye'yi Avrupa Birliği'nin dışına çıkarıverseler. Yapmazlar, yapamazlar çünkü Türkiye'ye bunların da ihtiyacı var."

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner19

banner101

banner25

banner26

banner104

banner34

banner17

banner22

banner18

banner20

banner102

banner30