Yaptığı açıklamada, Türkiye’nin ekonomik açıdan çok kötü bir durumda olduğunu ileri süren Şen, krizin tarım boyutundan değerlendirildiğinde ithalatın azaltılarak tüketicinin yerli üretime olan güveninin arttırılması gerektiğinin altını çizdi. 

Şen, tarım konusunda iktidarın gerekli planlamaları tam olarak yapmadığının ve geleceğe yönelik kalıcı adımlar atılmadığı için tarımın ve hayvancılığın ülkenin çok fazla imkânı olduğu halde gelişme kaydedemediğinin altını çizdi. Ayrıca, üreticinin pazara sunduğu ürünün tüketiciye ulaşana kadar birçok kez el değiştirdiğini, bunun da fiyatları çok arttırdığını vurgulayan Şen; sebze ve meyve fiyatlarının azalması için çiftçinin ürününü dolaysız olarak pazara sunması gerektiğine dikkat çekti. Ardından, “Tarımın yerlileştirilmesi ve tarım ihracatının artması için mevcut iktidar tarafından gelecek yılları kapsayacak kalkınma planları yapılması gerekiyor. Bu hesapsızlıkla tarım ve hayvancılıktaki dışa bağımlılığımızı engelleyemeyiz. Bunda çiftçinin de suçu yok. Mazota, gübreye ve tarımda kullanılan tüm ürünlere gelen aşırı zamlar dolayısıyla çiftçi artık üretimi bıraktı. Ziraat Odası olarak bizim isteğimiz, yerli tarımın kalkınması için hükümetin doğru adımlar atabilmesi” diye konuştu.

‘TARIM POLİTİKALARI UYGUN OLMALI’

Geçtiğimiz sene 1 tonu bin 400 Türk lirası civarında olan gübrenin 2018 yılında yapılan zamlar sonucunda 3 bin 500 Türk lirasına kadar çıktığını belirten Şen, yüzde 100’ün üzerinde yapılan gübre zammının meyve ve sebze fiyatlarını büyük derecede etkilemiş olduğuna dikkat çekti. Uygulanan tarım politikalarının Türkiye coğrafyasına uygun şekilde yapılması gerektiğini vurgulayan Şen, bugüne kadar uygulanmış olan yanlış politikalar sonucunda Türkiye’nin tarım konusunda bu kadar dışa bağımlı hale gelmiş olmasını kınadı. Ardından, şunları kaydetti: “Tüketicinin artan fiyatlardan kurtulabilmesi için yapılan zamlara karşı boykot uygulaması lazım. Ürünler pahalılaştığında o ürünün vatandaşlar tarafından boykot edilip satın alınmaması lazım ki yapılan zamlar geri alınabilsin. Biz kendimizi bir şeyleri satın almaya mecbur hissettikçe zam üstüne zam gelir. Eğer bu uygulanabilirse fiyatları indirmek zorunda kalacaklar. Halk uyandı diyecekler ve bu şekilde krizi fırsata çevirmeye çalışan kişilerin yolu kapatılmış olacak.”