CHP Basın Biriminden yapılan açıklamaya göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, üniversite mezunu gençlerle video konferans yöntemiyle bir araya geldi.
Gençler, iş bulma konusunda yaşadıkları sıkıntıları aktarırken, Kılıçdaroğlu, sorunları ve gençlerin taleplerini dinledi, çözüm önerilerini anlattı.
Siyaset kurumunun sorunlara çözüm bulması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, iktidarı, gençlerin işsizlik sorununa çözüm bulabilecek kapasiteye sahip olmamakla eleştirdi.
Gençlerde umutsuzluğun çok yaygın olduğunu gördüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, gençlerin umutsuz olmaması gerektiğini vurguladı.
Zor koşulların yaşandığını dile getiren Kılıçdaroğlu, eğitimde ciddi sorunlar bulunduğunu, bunun başlı başına ele alınması gereken bir konu olduğunu belirtti.
Eğitimin sağlıklı bir planlama üzerine inşa edilmediğini öne süren Kılıçdaroğlu, "Herkesin üniversite mezunu olduğu bir ülke hiçbir yerde yoktur. Sağlıklı bir eğitim politikası ile hayatın her alanını, imalatın ya da üretimin her alanını istihdam alanına dönüştürmek mümkün." diye konuştu.
Projelerinden biri olan "teknoloji liseleri" hakkında bilgi veren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Bütün organize sanayi bölgelerinde teknoloji liseleri kurmak istiyoruz. Teknoloji liseleri kurduğumuz zaman sanayinin ihtiyaç duyduğu eleman ihtiyacı süratle karşılanabilir. Bu liseler yatılı olacak. Bu liselerde çalışanlar belli bir süreden sonra, belli bir sınıftan sonra kendi alanlarıyla ilgili sanayide staj yapacaklar, yani çalışacaklar. Onların Sosyal Güvenlik primlerini devlet ödeyecek. Eğer bunlar üniversiteye gitmek istiyorlarsa bunlara ayrıca artı puan verilecek. Örneğin motor bölümünde okuyan, makine mühendisi olmak istiyorsa diğer öğrencilere göre 2 puan, 3 puan, 5 puan neyse artı verilerek kendi üniversitelerine devam edebilecekler."
Plan Bütçe Komisyonu üyeliği yaparken hakimlik savcılık sınavında mülakatların kaldırılmasını istediğini aktaran Kılıçdaroğlu, bunun kabul edilmediğini belirterek şöyle konuştu:
"Onun üzerine dava açıldı ve mülakatlara bir kamera konması zorunluluğu getirildi Danıştay kararıyla. Böylece mülakatta sınava giren kişi sorulara doğru yanıt verdi mi, vermedi mi, bir haksızlığa uğradı mı, uğramadı mı bu görülecekti. Fakat bir yasa çıkardılar, 'mülakatlara kamera konmaz' diye. AK Parti böyle bir düzenleme yaptı ve maalesef böylece mülakatlarda hangi soruların sorulduğu, siz doğrusunu söyleseniz bile bunu kanıtlayabilecek hiçbir şey yok. Normalde bugün yapılması gereken; sınavlarda, kamu sınavlarında mülakatın tamamen kaldırılması. Hesap uzmanlığı sınavında, biz sosyal bilimlerde eğitim veren üniversitelerin son sınıf öğrencilerine gider, en parlak öğrencileri hocalarından öğrenirdik ve o öğrencilere rica ederdik 'gel bizim sınava gir' diye. Yani başarılı öğrenciyi kendi kurulumuza almak için gider öğrenciyi 'gel bizim sınava gir' diye zorlardık."
"Asgari ücretin gelir vergisinden muaf tutulması lazım"
Asgari ücretle çalışanlardan vergi alınmamasını istediklerini ve bunu parti programına koyduklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Asgari ücret alıyor, bundan ne vergisini alacaksın? Asgari ücretten gelir vergisi alıyorsun, gelir vergisi alınır mı? Bir tacirin, bir sanayicinin ya da bir serbest meslek çalışanının elde ettiği gelirden gelir vergisi alabilirsin ama adı üstünde asgari ücret, yani geçimlik. Bundan gelir vergisi alıyorsun. Bundan gelir vergisi alınmaması lazım. Asgari ücretin gelir vergisinden muaf tutulması lazım. Bunu defalarca defalarca defalarca dile getirdik." dedi.
Bir toplumda ödenen vergilerin nereye harcandığı sorgulanamıyorsa orada demokrasi olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Oysa gücümüzü göstermek zorundayız. Hepimiz vergi veriyorsak ödenen vergiler nereye gitti, neden bu ülkede yatırım yapılmadı? Neden özel sektör yatırım yapmıyor? Hiç kimsenin can ve mal güvenliği yok. Hiç kimsenin can ve mal güvenliğinin olmadığı yerde siz yatırım yapar mısınız?" ifadelerini kullandı.
Bütün gençlerin CHP'nin "İkinci yüzyıla çağrı beyannamesi"ni okumasını istediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Gelişmiş ülkeler önümüzdeki 50 yılı, 100 yılı planlar ve bu planlar sürekli, belli aralıklarla revize edilir. Türkiye'nin kalkınma planı yok. Devlet Planlama Teşkilatı kapatıldı, gençlerin haberi yok. Çünkü o kadar siyasi hayattan kopuk ki gençler." diye konuştu.
"Bu bir planlama ile olur"
Görüşmede gençlerden birinin dile getirdiği "Neden verdiğimi bilmediğim vergiler ödüyorum" ifadesine değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Bu da güzel bir cümle. İşte asıl sorunumuz, Türkiye'nin asıl sorunu bu. Demokrasinin çıkış kaynağı nedir biliyor musunuz? Ödediğim vergiler nereye harcanıyor diye... Bütçe bakın sunuldu Parlamento'ya ama hiçbir genç bu bütçeden haberdar bile değil. Bu bütçenin büyüklüğü nedir, bu paralar nereye gidiyor? Sormuyor bile, sorgulamıyor. 'Ben işsizim' diyor. Zaten işsiz kalacaksın, çünkü paralar sen iş bulasın diye değil, işsiz kal diye harcanıyor. Üretim zinciri oluşturulabilirse, fabrikalar kurulabilirse, teknolojik altyapı oluşturulup katma değeri yüksek ürün üretilebilirse herkesin işi olur o zaman. Bu bir planlama ile olur."
Anadolu'nun içinin boşaldığını, herkesin iş bulmak için Ankara, İstanbul, İzmir'e gitmek istediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Neden yatırımlar Türkiye genelinde dengeli dağıtılmıyor?" diye sordu.
Anayasa'nın 49. maddesinde "Çalışma herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır." dendiğini aktaran Kılıçdaroğlu, bu nedenle devletin her bir gence tek tek iş bulmak zorunda olduğunu söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, "2023'e bütün gençlerin hazırlık yapması lazım. Şu soruyu bütün gençlerin söylemesi ve sorması lazım, '18 yıldır iktidarda olup beni işsiz bırakana ben asla oy vermeyeceğim' demesi lazım. Eğer bunu söyleyebiliyorsa ve sandığa bu iradesini yansıtabiliyorsa o ülkede hiçbir siyasi iktidar o zaman 'gençlerin sesine ben kulak vermiyorum' diyemez." değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu'na, Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba, Fethi Açıkel ve Gökçe Gökçen ile Parti Meclisi Üyesi Umut Akdoğan eşlik etti.