Türkiye'nin potansiyelini biliyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak,"KOBİ'lerimiz için devreye aldığımız ikinci destek paketinde ciro ve faaliyet alanına göre 1,5 milyon TL olan azami limiti de 5 milyon TL'ye çıkarıyoruz." dedi.

Türkiye'nin potansiyelini biliyoruz
banner127

Kocaeli Ticaret Odasında düzenlenen İş Dünyası Buluşması kapsamında "Adım Adım Ekonomi Kocaeli" programında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, göreve geldikleri ilk günden beri, her fırsatta sanayicinin, iş dünyasının gündemini dinlemeye, sorunlarını çözmeye, onların yaklaşımlarıyla politikalarını, stratejilerini şekillendirmeye büyük önem verdiklerini belirtti

Albayrak, bugün de Türkiye imalat sanayi içindeki yüzde 13'lük payı ile Türkiye sanayisinin merkez üslerinden Kocaeli'de, Kocaelili iş insanlarıyla çok verimli toplantı gerçekleştireceğini ümit ettiğini kaydetti. 

Kocaeli'nin Türkiye için çok önemli olduğunu, büyük ve güçlü Türkiye idealinin lokomotif şehirlerinden biri olduğunu vurgulayan Albayrak, Kocaeli'nin Yeni Ekonomi Programında "Değişim" hedefiyle ortaya koydukları, katma değeri yüksek, ihracata dayalı, teknolojik üretim idealinin örnek şehirlerinden biri olduğunu söyledi.

"Türkiye'nin kapasitesini, potansiyelini biliyoruz"

Küresel açıdan belirsizliklerin ve zorlukların çok arttığı bir dönemde göreve geldiklerine işaret eden Albayrak, şöyle devam etti:

"Küresel korumacılığın, ticaret savaşlarının açık açık gerçekleştirilmesinin, Avrupa ekonomisinin önemli bir yavaşlamaya girmesinin yanında ülkemiz ekonomisinin doğrudan hedef alındığı günleri hep birlikte beraber yaşadık ama hiçbir zaman endişe etmedik. Korkmadık. Hatta bazıları sinir bozucu bir şekilde ya bunlar niye bu kadar rahat... Türkiye ekonomisine tarihin en büyük saldırısı var. Biz Rahatız. Niye? Türkiye'nin kapasitesini, potansiyelini biliyoruz. Türkiye'yi herhangi bir tehditle korkutmak işte bugün sınır ötesi, sınır içi farklı taraflarındaki mücadelemize 82 milyonun nasıl bir güçlü duruş göstermesiyle şahidiz. Türkiye'nin de içinde bulunduğu Gelişmekte Olan Ülkeler (GOÜ) için global koşullardaki olumsuzlukların risk teşkil edebileceği gibi, bu süreçlerin ciddi fırsatlar sunabileceğine de hep inandık." 

"Önemli mesafe aldık"

Bakan Albayrak, ekonominin programda belirtildiği üzere dengelenme sürecine girdiğini, önümüzdeki dönemdeki süreçte özellikle ekonomideki kırılganlıkların iyileştirilmesiyle yeniden potansiyeline hızla yaklaşmaya başladığını anlatarak, şunları kaydetti:

"YEP'te öngördüğümüz dış dengelenme süreci çerçevesinde şimdiden önemli mesafe aldık. Mayıs ayında geçtiğimiz yıl 58,1 milyar dolarla zirve yapan yıllık cari işlemler açığı, 2018 yıl sonu itibarıyla YEP hedefinin bile altında gerçekleşerek 27,6 milyar dolar seviyesine geriledi. Ocak ayın itibariyle hatta şubat ayı itibariyle 20 milyarın bile altına indiğimiz çok net görmeye başladık. Dış dengelenme sürecinin 2019 yılında da hız kesmeden devam ettiği ocak ve şubat ayına ilişkin dış ticaret verilerinden de görülmektedir. Nitekim, yılın bu ilk iki ayına ait geçici dış ticaret verilerine baktığımızda ihracatımızın yaklaşık yüzde 5 oranında arttığını, ithalatın ise yüzde 22,2 oranında gerilediğini görmekteyiz."

Son dönemde ekonomide yaşanan dengelenme sürecinin önemli bir ayağının da iç dengelenmede, yani enflasyon oranında kaydedilen başarı olduğunu vurgulayan Albayrak, özellikle finansal piyasalarda yaşanan spekülatif sürecin etkisiyle bozulan fiyatlama davranışlarının neticesinde enflasyonun yıllık artışının 2018 yılı ekim ayında yüzde 25,2 seviyesine geldiğini, para ve maliye politikalarının yanında söz konusu dönemde devreye aldıkları Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı içerisinde atılan adımlar ve son dönemdeki tanzim satış noktalarının başarısıyla yıllık enflasyonun 6 ayın en düşük seviyesine yüzde 20'nin altını gördüğünü bildirdi.

Bakan Albayrak, mevsim etkisine rağmen gıda fiyatlarında ortaya çıkan anomaliteye rağmen özellikle tanzim satışların başarı gösterdiğini belirterek, "Serada binde 8'lik fırtınadan etkilenen bir kapasite var, bir bakıyorsunuz 2 gün sonra patlıcan 3 katı artmış, domates 3 katı 5 katı... Hayırdır, demek ki ortada bir numara var. Tanzim satışlar devreye giriyor, bir gün sonra fiyatlar yarı yarıya iniyor." ifadelerini kullandı. 

"48 firmanın feragatla konkordatodan çıkması sağlandı"

Albayrak, şubat itibarıyla 7 bankaya ilave olarak diğer bankaların da müzakerelere katılmaya başladığını söyledi. 

"Yüzlerce firmayla müzakereler tamamlandı." diyen Albayrak, şöyle konuştu:

"Birçok firmanın kredileri yapılandırıldı. Bu süreçte 48 firmanın feragatla konkordatodan çıkması sağlandı. Feragat ve yapılandırmanın tamamının etkisiyle toplamda 318 firma konkordatodan çıktı. Bu firmaların konkordatodan çıkmasıyla birlikte 5,4 milyar liralık bir kredi konkordatodan çıkmış olduk. Heyet görüşmelerine yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu firmalara her geçen gün yenileri ekleniyor, önümüzdeki süreçte bu sayı daha da artacak. Sadece son mart-nisan ayındaki bu yakın süreçte yaklaşık 4,5 milyar lira kredinin yapılandırılarak konkordatodan çıkmasını bu heyetin son verdiği güncel bilgiyle tamamlayarak hedeflemeyi düşünüyoruz." 

"Yeni konkordato müracaatları yarıdan fazla azalma gösterdi"

Albayrak, Ocak ve Şubat 2019 aylarında konkordato müracaatlarından bahsederek, şunları kaydetti:

"Ocak ve Şubat 2019'da yeni konkordato müracaatları yarıdan fazla azalma gösterdi. Ekonomideki sinyaller açısından önemli. Bu aylar ayrıca bankaların kredi yapılandırma çalışmaları sayesinde hem girişler azaldı hem konkordatodan çıkışlar hızlandı. İşte şu süreç bile, ekonomide arzu edilen dengelenmenin ne kadar ayakları yere basan bir sağlamlıkta ilerlediğini gösteriyor. Dengelenme sürecinin pozitif ilerleyişini gösteren bir diğer gösterge de kredi büyümesi oldu. Ekim-kasım-aralık aylarında bankacılık sektörünün içinden geçtiği risk algısına dayalı ciddi bir kredi küçülmesi yaşanır. Yaklaşık 70 milyar liraya yakın kredi küçülmesi yaşandı Türkiye ekonomisinde geçtiğimiz son çeyrekte ancak sadece şubat ayında ocak ayına göre 43,5 milyar liralık bir kredi büyümesi gerçekleşti. Bu rakam dengelenme sürecinin ne kadar güçlü şekilde devam ettiğini gösteriyor. Sadece şubat ayında, ocak ayında başladı şubat daha iyi gidiyor, bu manada baktığımızda izlediğimiz güven verici politikalarla doğru hamlelerle gerek kredi gerek tahvil faizleri düşmeye devam ederken 50'ler, 40'lar, derken 30'lar, 20'ler şimdi 20'lerin altına düşmeye başladı. Bu süreçte reel sektörün krediye ulaşımını kolaylaştırmanın yanında, kredi kanallarını da güçlendirmeye devam ediyoruz. Bu süreç özellikle 2. çeyrekle birlikte çok daha güçlenerek devam edecek. Yüzde 20'ler, 19'lar, 18'ler, 17'ler çok iyi... Hayır, 50 ve 40'lara göre iyi gidiyor, hızlı bir şekilde bunu biz tek hanelere çok daha aşağıya düşüreceğiz. Düşüreceğiz ki yatırım ortamının iyileşmesine dayalı normalleşme iyi bir şekilde güçlü şekilde Türkiye ekonomisinin adımlarını sağlam şekilde atma süreci hayata geçsin." 

"Daha iyi bir noktaya Türkiye güçlü adımlarla gidiyor"

Albayrak, eylül ayından bugüne başta Yeni Ekonomi Programı (YEP) olmak üzere açıkladıkları her strateji, her politikanın iç ve dış piyasalarda olumlu karşılık bulduğunu ve güveni artırdığını vurgulayarak, bunu birçok yerde gördüklerini söyledi.

Ağustos, eylül ve ekim ayında yaşanılan çok hızlı toparlanmaya net işaret ettiğinin bugün ortaya çıktığını belirten Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Birileri her gün bir şey söylüyor. Kim ne derse desin biz kurduğumuz özellikle küresel piyasalarla doğru iletişime, doğru stratejilerle tüm paydaşlarımız yatırımcılar ve piyasalar nezdinde Türkiye'ye olan güveni arttırmaya devam edeceğiz çünkü her denilene bakmayacağız. Geçen gün birileri diyor, THY batıyor diye dedikodu dolaşıyor. Dün açıklanan rakamları gördünüz mü? THY, bırakın batmayı tarihinin dünyada en büyük başarılı bilanço performanslarından birisini gösterdi. Karlılıkta, pazar payında... Gezi'de de öyleydi ya her gün bir şey atıyor birileri eyvah insanları öldürüyorlar, asıyorlar, kesiyorlar... Baktık ki doğru değilmiş. Sosyal medyaya çok takılınca insanın algısı bozuluyor. Gerçek iletişime, reel ekonomiye bakmamız lazım. Bir süreci yaşadık toparlanıyoruz, daha iyi bir noktaya Türkiye güçlü adımlarla gidiyor. Zaten kötüyse neden seçim sonrasını beklesin. Seçimden önce gelir. Operasyon yapacaksan hemen bugün yap ki Türkiye noktasında seçimler... Dolayısıyla bu manada bankacılık sektörü ve reel sektörümüz sürecin çok net bir şekilde iyileşmeye başladığını her geçen gün görecek. Her ay bir önceki aydan daha olumlu ve pozitif gelişmelere şahit olacağımız bir sürece somut adımlarla ilerliyoruz."

"1 liradan aldığın malı 9 liradan satıyorsan burada başka bir şey var"

Albayrak, herkesin aynı gemide olduğunu Türkiye ekonomisi ne kadar iyi olursa 82 milyonun ekonomisinin de o kadar iyi olacağını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türk ekonomisiyle ekonomideki güven ortamıyla ilgili spekülasyon yapmaya, algı operasyonuyla zarar vermeye çalışan herkesle ilgili gerekli adımları atıyoruz, atacağız. Ülkemizin 1 Türk lirasını dahi bu milletin refahında, tıpkı tanzimde olduğu gibi buna malzeme yapmaya çalışanlara asla izin vermedik ve vermeyeceğiz. İşini düzgün yapan herkesin ülke olarak yanındayız, devlet olarak sırtımızda taşımamız lazım ama sen hale 1 liradan aldığın malı 9 liradan satıyorsan burada başka bir şey var. İşini iyi yapanlarla problemimiz yok veya marketler için varsa yanlış Rekabet Kurumu araştırma başlattı. Evvelki hafta 1 liralık mal 9 liraya satıldığı ortaya çıktıktan sonra bazılarında bakanlığa gidip birileri şikayet etmişler. Demişler, 'Hakikaten öyle değil, valla 1 liradan almadık, aslında 3 lira da 1 liradan gösterdik, aslında yüzde 900 değil de yüzde 300.' Özrü kabahatinden beter. 2 kabahat var, vergi kaçırmışsın 3 liralık malı 1 liradan fatura etmişsin, bir de yüzde 900 değil de yüzde 300 buna da dikkat etmemiz lazım. Bunu da görmemiz lazım. Bu çerçevede devlet olarak devletliği yerine getirmek lazım." 

"Hedefin çok çok altında bir rakamla 2019'u kapatacağız"

Atılan tüm adımların etkisiyle yıllık bazda enflasyonunun yüzde 19,67 seviyesine çekildiğini vurgulayan Albayrak, şöyle devam etti:

"Özellikle bunun altını çizmemiz lazım; çekirdek enflasyonun gerilmesi ki yüzde 18,12'ye düşmesi, ÜFE'deki düşüşle birlikte enflasyondaki vurguladığımız düşüş trendinin tüm paydaşlarca da kabul edilmesini sağlamıştır. İkinci çeyrekten itibaren çok önemli adımları, olumlu adımları da göreceğiz. Bu da beraberinde hem faizleri hem de maliyetleri çok hızlı bir şekilde düşürecek. Mevsimsel etkilerin ortadan kalkması ve özellikle gıda fiyatlarına yönelik olmak üzere birçok alanda alacağımız yapısal tedbirler sayesinde yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda çok güçlü neticeleri göreceğiz ve inşallah, hedefin çok çok altında bir rakamla 2019'u kapatacağız." 

"İkinci Hazine destekli paketi devreye aldık" 

Albayrak, ekonominin altyapısını güçlendirmek, ağustos ayında yaşanan süreçlerin etkisini ortadan kaldırmak, piyasaları rahatlatmak için verdikleri mücadelenin en yakın şahidinin iş dünyası olduğunu belirtti. 

Kocaeli'nin özellikle bu mücadelede, üreten Türkiye mücadelesinde çok önemli bir başarıyı ortaya koyan illerden biri olduğuna işaret eden Albayrak, "İş dünyamızın, likiditeye kolay ve düşük maliyetle erişimi için attığımız adımları somut bir şekilde görüyorsunuz. Sadece ocak ayında KOBİ'lerimiz için devreye aldığımız 20 milyar liralık Hazine destekli paketin ardından, geçtiğimiz hafta da ikinci bir paketi devreye aldık; 25 milyar liralık Hazine garantili paket..." diye konuştu.

Albayrak, üreten sektörleri önceleyecek bir paket ortaya koyduklarını vurgulayarak, "İkinci paketin içerisinde özellikle hizmet sektörünün genel alanları zaten var. Bu çerçevede attığımız adımların, yoğun talep üzerine bankalarımızın aldığı kararla, ciro ve faaliyet alanına göre 1,5 milyon lira olan azami limiti de 5 milyon liraya çıkarıyoruz. Yani burada daha yüksek limitle birlikte daha yüksek likidite ihtiyacı olan orta ölçekli ciroyu 125 milyon liraya çıkararak, yani daha küçük ve orta ölçekli belirlediğimizi, artık biraz daha yukarıya çekerek yıllık 125 milyon ciroyla birlikte bu noktaya getiriyoruz." ifadelerini kullandı.

Bakan Albayrak, her süreçte bankaların ve reel sektörün her daim yanında olacaklarını dile getirdiğini kaydetti. 

Bankalarla, reel sektörle, kamu kurumlarıyla el ele, omuz omuza bugünden çok ama çok daha güçlü ilerleyeceklerinin altını çizen Albayrak, bundan hiç kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini bildirdi. 

Albayrak, son birkaç ayda yakaladıkları bu pozitif performansın bir göstergesini de konkordatolarda ve yapılandırmalarda gördüklerini ve görmeye de devam ettiklerini söyledi.

Şirketlerin iflastan kaçınmak ve borçlarını ödeyebilmek üzere başlattığı konkordato sürecinin, bankaların kredi yapılandırma çalışmaları sayesinde hızlı bir şekilde tersine dönmeye başladığını ve konkordatoda da "dengelenme" sürecinin başladığına dikkati çeken Albayrak, "2018 yılının son çeyreğinde 7 büyük bankamız, konkordatolu firmaların kredi borçlarının yapılandırılması konusunda bir çalışma başlatmıştı. 2019 yılı başında banka temsilcilerinden oluşan bu konkordato heyetiyle, heyet tarafından belirlenen tüm bu konkordatolu firmalarla görüşmelere hızlı bir şekilde başladık. Bu heyet her gün asgari 5-6 firmayla yüz yüze görüşmeler yaparak, çok yoğun bir süreci başlattı. Bugün geldiğimiz noktada konkordatolu firmaların mali durumları analiz edilip, borç ödeme niyetleri de araştırılarak -çünkü hepimizin malumu bazı konkordatolu firmalar bu sürece kötü niyetli de kullandı- borç ödeme niyetinde olan firmalara mali durumlarına en uygun çözüm yolları bulunmaya başlandı. Bu noktada konkordato heyeti sayesinde borçlu firmaların alacaklı bankalarla tek masa etrafında toplanarak, kredi yapılandırma süreçlerine hız ve etkinlik kazandırdık." değerlendirmesini yaptı.

"Hani domates yoktu, biber yoktu, patlıcan yoktu, ülkede tarım yoktu?"

"Beka diye bir derdi olmayanlar, özellikle terörle uzantılarıyla kol kola rahatça da girebilirler." diyen Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Beka derdi olmayanlar bugün ekonomideki güven ortamını istedikleri gibi speküle etmeye ve piyasaları bozmaya çalışırlar. Yalan bilgi de söylerler, doğru olmayan ifadeler de kullanırlar. Ortamı bozmaya da çalışırlar. Milletin sofrasına uzanan elleri kırdığımız zaman da en çok o birileri rahatsız olur. Ya sen niye rahatsız oluyorsun. Madem meyve sebze yoktu da tanzimler devreye girdikten 1 gün sonra 2 gün sonra fiyatlar nasıl yarı yarıya düştü. Üçte bire düştü. Hani domates yoktu, biber yoktu, patlıcan yoktu, ülkede tarım yoktu? 'Tarım bitti bu ülkede'... Bakın bakalım 2018'de tarım ihracatına ve ithalatına. 17 milyar dolardan fazla ihracat gerçekleştirmiş, 13 küsur milyar dolar ithalat, nette neredeyse Türkiye 4 milyar dış ticaret fazlası vermiştir. 'Meyve sebze ithal ediyor'... İnsan Allah'tan korkar. Sadece meyvede ihracatımız, ithalatımızın 7 katı. Nette 3,4 milyar dolar fazla var. Sebzeye bakıyorsunuz 3 katı. Nette 700 milyon dolar fazla var." 

Albayrak, yiğitliğin ve er meydanının ihracat olduğunu vurgulayarak, dünya pazarında 210 ülke olduğunu, ihracat er meydanıysa bu er meydanında Türkiye 17 senedir 36 milyar dolardan 170 milyar doları aştıysa Türkiye'nin ürettiğini, büyüdüğünü ve büyümeye de devam ettiğini bildirdi. 

Türkiye'nin zor bir coğrafyada olduğuna değinen Albayrak, "Dünyanın en zor ve sıkıntılı bölgesi değil sadece. Son 20 yıldır alfabede harf kalmadı. Her gün bir terör örgütünün türediği bataklığın ve tüm dünyayı zehirleyen bütün bu istikrarsızlık ortamına rağmen üretimde de büyüyor, ihracatta da büyüyor, turizmde de büyüyor. Bu noktada Türkiye sağlam adımlarla yoluna devam ediyor." dedi. 

"İkinci çeyrekten itibaren her alanda çok güçlü adımları atmaya devam edeceğiz"

Beka derdi olmayanları 15 Temmuz'dan da tanıdıklarını belirten Albayrak, şunları kaydetti:

"Şimdi buna belediyecilik seçimi diyorum ama ben bekayı buraya da bağlıyorum. Diyorum ki 15 Temmuz'da beka diye derdi olmayanların belediyeciliğini de gördük. Hangi belediye iş makineleriyle milletin iradesine ket vurmaya çalışanların önüne set çekti, sokağa çıktı, milletiyle yan yana durdu? Hangi belediye, hangi belediyecilik anlayışı televizyonda zaping yaparak maç izler gibi darbeyi izledi, 15 Temmuz'u izledi? Dolayısıyla belediyecilik anlamında da bu bekanın böyle bir anlamı var." 

Albayrak, ülkenin bekası için ekonomide de büyük bir mücadele verdiklerini dile getirerek, dün kur ile bugün faiz ve birçok alanda büyük mücadele verdiklerini, vermeye de devam ettiklerini belirtti.

Enflasyonla ilgili süreci de atılan somut adımlarla yola soktuklarına işaret eden Albayrak, "İyileşme süreci daha da iyiye gidecek. Piyasadaki likidite ve bu noktada oluşan hacim istediğimiz seviyeye yavaş yavaş ulaşmaya başladı. Göreceksiniz, ikinci çeyrekten itibaren her alanda çok güçlü adımları atmaya devam edeceğiz." diye konuştu. 

TOBB tarafından istihdam seferberliği başlatıldığını, iş dünyasının bu yeni dönemle istihdam seferberliğiyle ilgili bazı taleplerde bulunduğunu anlatan Albayrak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz hükümet olarak son açıkladığımız paketle birlikte gerek SGK prim desteği, asgari ücret desteği, çalışma noktasında full maaş ödemleri... Bütün bu çerçevedeki adımlarla ilgili bu paketi hazırlayarak devreye soktuk ve iş dünyamız da sağ olsun elini taşın altına koyarak, tüm sektör başkanları, sanayi ticaret odalarının taahhütleriyle 2,5 milyon yeni istihdam ortaya koyacaklarının sözünü verdiler. Bu sözü Cumhurbaşkanımıza verdiler. Biz devlet olarak üzerimize düşen görevi yaptık, yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. TOBB'un da bu sözünün hep birlikte takipçisi olarak hayata geçirilmesi için hep birlikte desteği vereceğiz. Yol haritalarımız hazır, stratejilerimiz hazır. Her süreçte iş dünyamızla iletişim halinde sorunları dinleyerek ve bu sorunları ortak akılla çözecek ve arzu ettiğimiz süreçlere hep birlikte inşallah ulaşacağız. Kol kola, omuz omuza, yan yana, büyük ve güçlü Türkiye idealine hep yürüyeceğiz." 

Güncelleme Tarihi: 06 Mart 2019, 15:15
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner19

banner101

banner25

banner26

banner104

banner34

banner17

banner22

banner18

banner20

banner102

banner30