O gün yönetime inanılmaz kırılmıştım!

Eskişehirspor Teknik Direktörü Fuat Çapa ES TV'de 90+3 programına katıldı.

O gün yönetime inanılmaz kırılmıştım!
banner127

Murat Dağtekin, Erkan Midilli ve Serdar Eroy'un sorularını yanıtlayan tecrübeli hoca özetle şu cevapları verdi.

"Sezon başı göreve gelirken benimle hedef şampiyonluk denilmişti. Hatta ben buraya geldiğim zaman Kamal Issah, Marko Milinkoviç, Hakan Aslantaş gibi isimlerle anlaşılmış, Sissoko gibi isimlerle de görüşmeler devam ediyordu. Bu isimleri duyduğum zamanda otomatik olarak ben Eskişehirspor demek ki şampiyonluğa oynayacak dedim. Daha sonra anlaştık ve Eskişehirspor'a Teknik Direktör oldum. Halil Ünal transfer yasağının kalkacağından çok emindi. Birkaç telefon görüşmesine şahit oldum. Federasyonla olan ilişkilerini çok iyi kullanıyordu. Bizim transfer listemizde hazırdı. Hazırlık dönemimiz devam ediyordu. Özellikle kaleci, stoper ve santrafor transferini çok istiyordum. Oyuncular belli ve Halil Ünal bizzat görüşmüştü. Hatta transfer işi imzaya kalmıştı. Ancak maalesef 31 Ağustos sürecinde başarılı olunamadı ve transfer tahtası açılamadı. Biz çok umutluyduk. Herkes bize umut veriyordu. 78 dosya falan konuşuluyordu.

Kulüpte çalışan bütün personelle toplantı yaptık. Şartları anlattım. Ortam bu dedim. Gelip bana maaş konusunda ve diğer konularda sıkıntı yaşatacaksak lütfen devam etmeyin dedim. Biz sadece birlik beraberlik istiyoruz dedik ve onlar da kabul etti.

Sezonun ilk yarısında şöyle bir süreç yaşadık. 12 tane transfer edilmiş ama oynatamadığın oyuncu grubun var. Daha önce profesyonel lig maçına çıkmamış genç oyunculardan oluşan bir grup var. Hazırlık sürecinde bile çoğu yoktu. Hiçbir zaman ideal 11 ile sahaya çıkamıyorduk. Devre arasında da bu süreç yaşandı. Ara transfer sezonunun son iki günü kala transferi açtık. Haliyle devre arası kampında da o 12 oyuncunun çoğu yer almadı. Biz transfer yaparken çoğu zaman zorunluluktan transfer yaptık. Emre Güral dışındaki oyuncuları zorunlu olarak aldık. Emre'nin çok fazla alternatifi vardı. O bize güvenmeyi tercih etti. Devre arasında sezon başından kazandığımız tecrübeleri kullandık. Bu sayede transfer tahtasını açtık.

Devre arasında tüm umutlarımızı yitirmiştik. Oyuncular ile vedalaştık. Sonra Ayhan Taşçı beni aradı ve transfer tahtasının açılması için ne kadar lazım diye sordu. Bende avukatların bana verdiği bilgiye göre 3 milyon TL'ye açarız dedim. Ayhan Taşçı bana Başakşehir'in Cemali Sertel'i almak istediğini söyledi ve hemen işlemleri başlattık. Cemali'nin bonservisi 3 milyon lira gibi rakama Başakşehir'e verildi ama yetmedi. Ofoedu dosyası hesapta yoktu o çıktı. İmza vereceğim deyip sonra vazgeçen oyuncular oldu. Yönetim kurulu 1.8 milyon gibi rakamı buldu ve o işlemlerde halledildi ve transfer yasağı kaldırıldı. O para da yöneticilerimiz evlerini verdi, senetler verdiler de öyle bulundu. Biz transfer tahtasını açtığımızda ligin 19. haftasıydı. Semih Güler ayrıldı. Sakatlanan oyuncularımız vardı. Kadroyu hemen sahaya adapte etmek kolay değildi.

Bu sezon çok fazla sakatlık yaşadık. Özellikle U21 takımı döneminde bu oyuncular sentetik sahada idman yapıp normal sahada maç yapmışlar. Sakatlıkların temeli U21 döneminde kalma.  Ameliyat olan oyuncularımız var. Şanssız sakatlıklar yaşayanlar var. Alperen'in elmacık kemiği kırıldı, Cemali'nin omzu çıktı gibi. Altyapımızda forma giyen oyuncularımız çok fazla sağlık kontrolünden geçirilmemiş. Erken teşhis ile çözülebilecek sakatlıklar geç kalındığı için yaşandı.

Şuan ki mevcut kadro ile sezona başlamış olsaydık ben inanıyorum ki ilk 6 takım arasında yer alıyorduk. Gençlerbirliği, Osmanlıspor, Denizlispor, Gazişehir Gaziantep, Ümraniyespor gibi takımlardan puan almışız. Bu takımların ligdeki sıralamalarını biliyoruz.

Yönetim geldikten sonra her yöneticinin bir futbolcusu, her futbolcunun da bir yöneticisi oldu. Ondan önce öyle bir şey yok. O zamana kadar futbolcu sadece beni biliyordu. Böyle bir ortamda başarılı olma şansın yok. Böyle bir durumda takım olmaktan çıkıyorsunuz. Ligde dört maçta 0 puan aldığımızın dönemin en temel sebebi buydu. Benim yönetim kurulu toplantılarına katılmamam gerekiyordu. Katıldığım için de çok eleştirildim. Ama ben o toplantılarda dengeyi sağlayan isimdim. Yöneticilerin arasında geçmiş yıllarda yöneticilik yapmış çok az isim vardı. Seçimler nedeniyle taraf olanlar vardı. Ben o toplantılarda yer alarak bir takım dengelerin sağlanmasını sağlıyordum. Dört haftanın sonunda ne oldu da bu takım düzeldi diye sorarsanız, gerçekler ortaya çıktı.

Sezgin'den, Ferhat'tan sakatlıkları ile çok fazla faydalanamadık. Mevlüt talihsiz bir sakatlık yaşadı. Bu sebeplerden ideal bir 11 kuramadık. Cemali milli takıma gitti. Sissoko, Milinkovic, Jesse gibi oyuncularda sakatlıklarından dolayı maç kaçırdılar. Şu bir gerçek ki biz Milinkovic, Jesse, Sissoko ve Emre Güral'a sabretmeseydik ligde kalamazdık. Çok net söylüyorum. Çok kötü de oynasalar biz sabrettik. Emre Güral halen yüzde 30 ile oynuyor. Bu sezon en iyi oynadığım maç içerde berabere kaldığımız Boluspor maçıdır. O maçta da Alperen'i kaybettik. Çocuk 6 hafta sahalardan uzak kaldı. Fıratcan sakatlığından dolayı antrenmana bile çıkamıyor. Biz genç oyuncularımızı direkt olarak silmedik. Elimizden geldiğince süre vermeye çalıştık. Mehmet Özcan'ın geçen sezon resmi maçı yok ama bu sezon 33 maçın tamamında forma giydi. Son haftalarda artık mental bir yorgunluk yaşamaya başladı. Mart ayından itibaren genç oyuncularımızda bir düşüş gözlemdik. Bu da normal diye düşünüyoruz.

Mehmet Özcan'ı yurt içinden ve yurt dışından takip eden takımlar var. Sezon sonu resmi teklif gelir diye düşünüyorum.

Eskişehirspor bu sezonun ikinci yarısında ligde kalmayı hedefleyen bir takımdı. Oyuncu kazanmayı ikinci plana itmek zorunda kaldık. Oyuncuların topla neler yaptığı, topsuz alanda neler yaptığı bizim için çok önemli. Taraftar sadece topu seyrettiği için tam olarak göremiyor. Talha Erdoğan'ın verimliliğinin artması gerekiyor. Basit oynamayı öğrenmesi gerekiyor. Normal bir durum çünkü tecrübesi çok az. Bedirhan Altunbaş sezona rahat başladı. Daha ciddi, daha disiplinli olsa daha çok maça çıkardı. Fıratcan Üzüm sakatlanmasaydı, Jesse'yi de keserdi, zaman zaman Marko Milinkovic'i de keserdi. Çok iyi bir grafik yakalamışken sakatlandı.

Fıratcan Üzüm, İbrahim Halil Öner ve Bedirhan Altunbaş'ın sözleşmeleri 31 Mayıs'ta sona eriyor. Bu oyuncular ile değişik değişik yöneticiler görüştü. Konu ile alakasız insanlar oyuncu ile görüştüğü için iş buralara kadar geldi.

Futbolcuların tamamı ile ilgili rapor hazırladım. Kongre sürecindeyiz. Başkan olmak isteyen kim çıkarsa ben kendilerine raporların birer kopyasını veririm. Şu ana kadar kimse bu konu için benimle temasa geçmedi.

Yeni gelecek yönetimin benimle çalışmak isteyeceği kesin değil. Belki çalışmak istemez. Başkan adaylarına şunu söylemek istiyorum. Kim aday olursa olsun 10 milyon nakit parası olmayan gelmesin. Ülkemizde ekonomik şartlar malum. Eskişehirspor'u sadece projeler ile kurtarmak mümkün. Kimse çıkıp da 40-50 milyon gibi bir parayı çıkartıp vermez. Transfer yasağını kaldırmak sadece doğru çalışma ile mümkün.

Geride bırakmaya hazırlandığımız sezonun bir maliyeti var. 6 - 6,5 milyon gibi bir para ile bu sezonun kalan borçlarını kapatmanız mümkün. 31 Mayıs tarihine kadar mevcut oyuncuların tamamına yakınına maaş ödemeleri yapılmazsa hepsi serbest kalarak Eskişehirspor'dan ayrılabilir.  Kaan Ay Başkan göreve geldikten sonra 1 veya 1,5 maaş ödedi. Kalan kısımlar duruyor. Eskişehirspor'un bir aylık maliyeti 700-800 bin lira. Eskişehirspor geçtiğimiz yıllarda bu rakamları sadece iki oyuncuya veriyordu. 1,5 milyon gibi bir para ile bu oyuncuların serbest kalması önlenebilir.

Yeni yönetim 10 milyon gelirse, sponsorluk gelirleri ile bu rakam neredeyse ikiye katlar. Transfer yasağını açabilmek için bir 10 milyon daha bulmanız lazım.

Kaleci konusunda çok eleştirildik. Kimse çıkıp da bize bu oyuncuyu alın maliyetini biz karşılayacağız demedi. Öyle bir şey yok. Eray İşçan'a çıkıp 1,4 milyon verme şansımız yoktu. Diğer takımlar ara transfer döneminde kalecilerini vermek istemediler. Melih'i biz as kaleci diye almadık ki. Boşta olan kaleciler de Melih'ten iyi isimler değildi. Ya tutarsa transferi yaparak maliyeti de arttırmak istemedik.

Ben çok isterdim bir santraforumuz daha olsun. İyi bir stoper daha alalım. Çok iyi bir kaleci alalım. Ama maalesef kulübün içerisinde olduğu ekonomik çıkmaz bunlara izin vermiyordu. Ben bunların yaşanacağını en başından bilsem ne Kayacan'ı göndertirdim ne de Gökhan Siverek'i bıraktırırdım.

Yeni sezon 17-18 Ağustos tarihinde başlayacak. 3 ay gibi bir süre gibi gözükse de bu zaman çok hızlı  geçecek. Eskişehirspor'un kaybedeceği bir saati bile yokken biz böyle bir sürece gireceğiz. Gelecek sezon ne yapacağını bilmeyen bir oyuncu grubuna sahibiz. Onlar da şahsi planlamalarını çok sağlıklı yapamıyorlar. Eskişehirspor bir sene daha böyle bir tabloyu kaldıramaz. Bu dönemi sağlıklı bir şekilde geride bırakamazsak Allah korusun diyorum. İyi bir yapılanmaya girilirse şampiyonluk neden olmasın diyorum. Eskişehirspor'un acilen plan programa ihtiyacı var. İyi giderken kimse daha iyi oluruz diye konuşmuyor.

Kaan Ay'ın psikolojini anlamak lazım. Kendisi göreve geldi ve direkt transfer yasağı ile uğraştı. Eskişehirspor'un yakalanan sinerjiyi kaybetmemesi gerekiyordu. Birlik beraberliğin yakalandığı ortamda bazı şeylerin akışına bırakılması gerekiyordu. Başarı için futbolcular, yöneticiler ve taraftarlar arasında yakalanan birlik beraberlik havasının istikrarlı olması gerekiyor. İnanın Eskişehir çok farklı bir kent. İddiasız maça 10 bin taraftar geliyor. İftar programına 7 bin taraftar katılıyor. Eskişehirspor bu potansiyeliyle şu mevcut kadrosunu koruyarak önümüzdeki sezon ilk 6'ya oynar. Güven duygusu ve doğru maddi yönetimle de belki de ilk 2'e oynar. Herkes sadece kendi görevini yaparsa bunlar mümkün. Bu şehirde benim tanıdığım herkes Eskişehirspor'un çok başarılı olmasını istiyor.

İstanbulspor maçı ile dört maçta dört mağlubiyet almıştık. Ben o gün yönetimden gördüğüm tavır ve tutum nedeniyle inanılmaz kırıldım. Ben faydalı olamayacağıma inanırsam zaten görevime devam etmem. Ben en çok o zaman üzüldüm. Ben onlara her zaman biz yabancı değiliz. Bir şey olursa direkt olarak bana gelin ve söyleyin dedim. Ben bu kentin bireyiyim. Yönetim görevine çok iyi niyetle ve heyecanlar başladı ama o iyi niyeti devam ettiremediler. Birbirlerini taşıyamadılar.

Önümüzdeki sezon göreve devam etmem için oluşacak olan yönetim listesini bir görmem lazım. Ben Eskişehirspor'a faydalı olacağımı düşünürsem göreve devam ederim. Eskişehirspor böyle bir taraftara ve camiaya sahipken bu kötü ortamları hak etmiyor.

Osman Taş ile hiç görüşmedim. Bende kendisini herkes kadar tanıyorum. Kendisinin Eskişehirspor'u çok sevdiği çok net gözüküyor. Eskişehirspor için yaptıkları ortada. Kendisi Başkan olmak istiyordur. Kendisinden gelecek adına bir şey duymadık. Benimle de konuşmadı. Yöneticilik ve Başkanlık arasında çok büyük fark vardır. Bize sadece gelecek sezon ne zaman başlar, hazırlık dönemi ne zaman başlar dedi bende cevapları verdim.

Metehan Altunbaş, Cengiz Alp Köseer, Buğra Çağlayan ve U17 takımında Emre isimli önemli bir yeteneğimiz var. Bu isimleri A takıma alarak çalışırız. 27-28 oyuncu ile antrenmanlara başlanır. Kiralık olarak gidecek isimler belli olur. Transfer yasağı kalkmasa bile ben bu kadro ile iyi bir çalışma ile ilk 4'e oynarım. Ben eminim ki önümüzdeki sezon Metehan'ı konuşacak. Elimizdeki oyuncuların gelişimleri devam edecek. Mevlüt çok daha iyi olacak. Furkan Balaban çok daha iyi olacak. Çok fazla sakatlık yaşamazsak, talihsizlik yaşamazsak neden olması diyoruz.

Başakşehir'den gelen Harun Kahraman bu sezon forma giyemedi. Antrenman da talihsiz bir sakatlık yaşadı. O da bizim oyuncumuz. Daha 19 yaşında ve Eskişehirspor'da gelimini devam ettirecektir.Kendi oyuncularımıza nasıl bakıyorsak ona da öyle bakıyoruz. Bu hafta Boluspor maçında gençlerin göstereceği performanslar da önemli olacak.

Eskişehirspor taraftarı bu sezon inanılmaz bir performans sergiledi. Hiç bir deplasmanda yalnız kalmadık. Sürekli takımları ile ilgilendiler. Ellerinden geleni yaptılar. Eğer Eskişehirspor bu sezon kaldıysa bu başarının en az yüzde 50'si Eskişehirspor taraftarının başarısıdır. Diğer yüzde de sahada savaşan oyuncuların başarısıdır. Önümüzdeki sezon Eskişehirspor inşallah böyle günleri tekrar yaşamaz. "

Güncelleme Tarihi: 14 Mayıs 2019, 16:08
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner19

banner101

banner25

banner26

banner104

banner34

banner17

banner22

banner18

banner20

banner102

banner30